Pide's

Pide's benim hâla gizli saklı gözde pidecim. 

Benden uzakta da olsa, orada olduğunu bilmek, istediğim zaman gidip lahmacunundan, pidesinden yiyebileceğimi bilmek içimi rahatlatıyor. 

İlk yazıdaki fotoğraflar telefonla çekildiği için çok kaliteli değil diye üzülüyordum. Boş bir akşamım olunca hemen soluğu Pide's'te aldım ki, blog'umdaki yazısını güncelleyebileyeyim. 

Hiç lafı uzatmadan, lezzetli bir akşam yemeğini anlatmaya başlıyorum.

Mekan salaş. Şıklık yarışına girmenize gerek yok. Amaç lezzetli bir yemek.

Pide's menüsüne bakmak isteyenler için paylaşıyorum:

Kağıt Amerikan servisi hem küçükler hem büyükler için tasarlanmış.

Yemek öncesinde, Ezogelin veya Domates Çorbası (4.50 TL) alabilirsiniz. Ben çorba yerine salata yemeyi tercih ettim. 1.5 sene önce, nar ekşi sosu abartılmış bir Gavurdağ Salatası (6.50 TL) gelince direk mekanın puanını kırmıştım. Ancak seneler Pide's'e yaramış ve bu sefer nar ekşisi ve zeytinyağı kıvamı tam yerinde olan bir Gavurdağ Salatası vardı karşımda. Hafif acı olması da lezzet katmış. Acının hafif olması da iyi çünkü aslında acıyı hiç sevmem. Boğazım cayır cayır yanarken bırakın yemeğin tadını alamamayı, o akşam yediğim her şey rezil olur. 

İşin aslı, bunca yolu bu yazıyı yazmak için değil, Salih Usta'nın meşhur Lahmacun'larını (3.75 TL) yemek geldim. Hepsi bir bahaneydi.  Şaka bir yana, çıtır çıtır incecik Lahmacun cips misali. Bir ısırık, bir ısırık daha derken bakmışım bitmiş. Salih Usta bir tane lahmacun daha! 

Gönlüm Yumurtalı Kıymalı Pide demiş olsa da, alışılmışın dışına çıkıp Pide's Spesiyallerinden 121-Padişah'ı (17 TL) söyledim. Lakin, pişmanım dostlar. İçinde kuşbaşı, patlıcan, domates, çarliston biber ve kaşar peyniri var. Pide masaya gelir gelmez, iştahla bir ısırık aldım ancak tüm dişlerim sıcaktan sızladı. Patlıcanın fazla ısınması sebebiyle pide olması gerekenden daha sıcak. Kuşbaşı etlerin bazıları olması gerekenden daha büyük kesilmiş. Ve etler hiç de kolay çiğnenmiyor. Pidenin tadını hiç alamadım açıkçası. 

Bu kadar yedim, gözüm doydu mu? Tabi ki de , hayır! Ne yani, Pide's'e kadar gelmişim, Salih Usta'nın künefesinden (8 TL) yemeden dönecek miyim? Ben de öyle yapmadım tabi ki de sayın seyirciler.  

Salih Usta'nın künefesi bir numara gibi bir iddiada bulunamam. Ama İstanbul'daki çoğu künefeciden kat be kat daha iyi. Tel kadayıfı hafif yanık, çıtır çıtır. Şerbeti kıvamında. E daha ne demeyin. Eskiden "künefe kabı" denilen demir kapta getirilirdi. Halbuki bu gidişimde alelade bir tabağa konulup getirildi. Ama daha önemlisi, içindeki peynir çok fazla erimişti.

Künefenin üstüne en iyi demli bir çay gider. 

Eker ayrancılar buraya! Lahmacunun yanında mutlaka Eker ayran söyleyin.

Yaz-kış gidilebilecek bir mekan. Kapalı verandasının orta yerinde eski sobalardan var. Kışın sırf soba etrafına oturup lahmacun+çay için gelinir.

Mekan şehrin merkezinden uzak olmasına rağmen seveni çok. Sizin de vaktiniz varsa, bi uğrayıp lahmacunundan tadın derim.