Uzuuun bir zaman sonunda, tekrar blog'uma mekan yazıları eklemeye başlıyorum sevgili okuyucum. Evet, bu kadar tembellik yeter. Mekanları iyisiyle kötüsüyle anlatmaya devam ediyorum.

Geri dönüş için mükemmel diyebileceğim bir mekan bekledim belki de.. Kader ağlarını örmüş olmalı ki, Bodrum'a Uluslararası II. Peynir Festivali için gittiğimde 'işte bu' dedirten bir mekan çıktı karşıma.

Mekanın ismiyle ilgili bir sürü rivayet var. Kimi kurucusunun isminden dolayı NEYZAR'IN YERİ olarak biliyor, kimi de içinde bulunduğu marinadan dolayı MARİNA OCAKBAŞI. Ama doğrusu BİSTRO OCAKBAŞI. Dört yıl önce Neyzar Özbek tarafından kurulmuş. Mekan Bodrum Marina'nın içinde yer alıyor. (Aslında halk arasında 'Bodrum Marina' olarak bilinse de, marinanın asıl ismi 'Milta Bodrum Marina'.) Bulması biraz zor olabilir. Arabayla gelirseniz, marinanın otoparkına park edebilirsiniz. Valesi yok.

Biz Bistro Ocakbaşı'na sevgili blogger dostum Oya Emerk'in bir dostunun önerisiyle gidiyoruz. Mekanın dillere destan olmasının sebebi ise Halil Usta  ve elle zırh çektiği kebapları. 36-37 senedir işin içinde olan Halil Usta son derece mütevazı.

Mekana merdivenle çıkılıyor. Maalesef engelliler için pek uygun değil. Deniz ve doğa MANZARAsı ise müthiş. O yüzden gündüz buraya gelerek manzaranın tadını çıkarın derim. Hem dışarıda yeri var, hem de ocakbaşında yeri var. Halil Usta'nın sanatını icra etmesini izleyeceğim diyorsanız, ocakbaşına buyrun. 

Bistro Ocakbaşı Bistro Ocakbaşı
   
Bistro Ocakbaşı Bistro Ocakbaşı
   

Mekan aslında 17:00'den sonra açılıyor. Sadece Pazar günü saat 15:00'te açılıyor. Ama biz mekana 14:00'te gidince, sağ olsunlar bizi kapıdan çevirmeyip içeri kabul ettiler. Ama tabii 1 saat etlerin hazırlanmasını bekledik. 

Önce SOĞUK MEZE tepsisi geliyor. Klasik Türk mezeleri de var, başka yerde görmeyeceğiniz mezeler de.. Şakşuka, kurutulmuş domatesli ceviz mezesi, kabak kavurma ve haydari bizim seçimimizdi. Mezelerde genellikle bir ya da ikisi iyi olur, gerisi vasat. AMA BİSTRO'da durum tam tersi! Her şey mi güzel olur dedirtti bana. Mezelerin hepsi ağızda tat bırakıyor. İlk defa masada bir numaralı mezemi seçemedim çünkü HEPSİ ÇOK LEZİZDİ!

Bistro Ocakbaşı Bistro Ocakbaşı
   

ARA SICAK olarak Haşlama İçli Köfte ve Pastırmalı Humus istedik. Ben her ikisine de bayıldım. İkisinden de mutlaka tadın. Ayrım yapmayın, arkanızdan ağlar.  

Bistro Ocakbaşı Bistro Ocakbaşı
   

Soğuk mezeler ve ara sıcakları yavaş yavaş ve sindire sindire yedikten sonra, sabırsızlıkla ete geçmek için bekledik. Bol nar ekşi soslu SALATA  ile ACILI EZME'nin masamıza gelişiyle heyecanlandık.  Közlenmiş sarımsak ve soğan tabağı da gelince, heyecanımız doruk noktasına ulaştı. Eti anlatmaya başlamadan evvel, söylemem gereken bir iki şey var. ACILI EZME bayağı acı. Salatayı et ile yemenizi tavsiye ederim. Ama karamelize sarımsak ve soğanı hiç ağzım kokar mı, el alem ne der diye düşünmeden hunharca bitirin. Soğumasın. Soğursa, ziyan olur. Üzülürsünüz. 

Bistro Ocakbaşı Bistro Ocakbaşı
   
Bistro Ocakbaşı
 

  Siz DUR deyinceye kadar, etler sırayla gelmeye devam ediyor. Etin sırasını Halil Usta belirliyor. Biz hiç karışmadık. Bence siz de mümkünse ustanın sırasını bozmayın. Bırakın usta ocakbaşında şovunu sergilesin.

Biz öncesinde karnımızı diğer müthiş lezzetlerle doyurduğumuz için lavaşa sarılı ÇÖP ŞİŞ ve ADANA sonrasında devam etmeme kararı aldık. Devam etseydik bir sonraki et PİRZOLA olacaktı. Çöp şiş hakkında tek bir olumsuz cümle kuramam ama Adana'nın tuzu biraz fazlaydı. Onun haricinde kusursuz bir lezzete sahip. Halil Usta, elle zırh çekiyor ve sonrasında adanaları pişiriyor. Etler yumuşak, sinirsiz, çiğnemesi kolay. Çiğnedikçe sizi lezzet diyarına götürüyor.

Bistro Ocakbaşı Bistro Ocakbaşı
   

Ne yalan söyleyeyim, pirzolayı değil de, mekanın bir diğer popüler lezzeti olan KÜNEFE'yi yiyemediğim için kahroldum. 

Yemek boyunca, ekmeklerimiz sürekli tazelendi. 

Bistro Ocakbaşı
 

SERVİSten son derece memnun kaldım. Çalışanlar ilgili ve güleryüzlü. Zaten önemli olan da bu.

TUVALETLER temiz.

REZERVASYON ŞART

Yaz akşamlarında canlı müzik de oluyormuş.

Bistro Ocakbaşı, bir köşede saklı olduğu için ağızdan ağıza ünü ve lezzeti yayılan, olağanüstü lezzetler sunan bir mekan diyebilirim. Eminim bu yazımı okuyan herkes, bu mekanın lezzetlerini kendi deneyimledikten sonra eşine dostuna bu mekana gitmesini tavsiye edecek. Ve Bistro Ocakbaşı ününe ün katarak devleşmeye devam edecek.

Bistro Ocakbaşı'na ilk gideceklere tavsiyem: KENDİNİZİ BIRAKIN HALİL USTA'YA, SİZİ LEZZETE DOYURSUN!

 

YORUMLAR YORUM YAP

Bu mekan için daha önce yorum yapılmadı. İlk yorum yapan olmak için tıklayınız.